Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş sonra ilk turda %62,7 ile en yüksek oy oranına ulaşan Tufan Erhürman, KKTC’nin 6’ncı Cumhurbaşkanı oldu. Seçim sonuçları, seçmen tercihinin çözüm vizyonundan çok kapsayıcı liderlik ve iç siyasette yenilenme talebini ön plana çıkardığını gösterdi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanlığı seçimleri, “Solda Birlik” ittifakının adayı Tufan Erhürman’ın tarihi bir zaferiyle sonuçlandı. Erhürman, oyların %62.76‘sını alarak, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’tan sonraki dönemde ilk turda en yüksek destek oranına ulaşan lider olarak kayıtlara geçti. Mevcut Cumhurbaşkanı ve sağ koalisyonun adayı Ersin Tatar ise %35.81‘de kalarak Cumhurbaşkanlığı koltuğuna veda etti.
Tarihi Rekor: %62.76’lık Ezici Fark
218 bin 313 kayıtlı seçmenden 141 bin 615’inin sandığa gittiği seçimde, katılım oranı %64.87 olarak gerçekleşti. Geçerli sayılan 138 bin 839 oy üzerinden, Tufan Erhürman 87 bin 137 oy alarak ezici bir üstünlük sağladı. Rakibi Ersin Tatar ise 49 bin 714 oyda kaldı.
Dönüşümlü Liderlik Geleneği Değişmedi
Bu sonuç, 2005 yılından bu yana süren ve hiçbir cumhurbaşkanının koltuğunu koruyamadığı ‘dönüşümlü liderlik’ geleneğinin bir kez daha bozulmadığını gösterdi. Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın yer almadığı ilk seçim olan 2005’teki seçimde Mehmet Ali Talat, 2010’da Derviş Eroğlu, 2015’te Mustafa Akıncı ve 2020’de Ersin Tatar’ın ardından, koltuğun yine karşı görüşten bir isme geçtiği bir dönüm noktası oldu.
Coğrafi Dağılım: Lefkoşa ve Lefke Fark Yarattı
Seçime katılım oranında en yüksek oran %70.40 ile Lefke ilçesinde gerçekleşirken, en düşük katılım ise %63.60 ile Girne’de kaydedildi. Erhürman, başkent Lefkoşa’da %68.88 oy alarak en yüksek desteği topladı. İlçe bazlı sonuçlar, Erhürman’ın zaferinin KKTC genelinde geniş bir tabana yayıldığını ortaya koydu:
Lefkoşa: % 65.30
Gazimağusa: % 63.85
Girne: % 63.60
Güzelyurt: % 66.85
İskele: % 65.65
Lefke: % 70.40
Çözüm Tartışması İkincil Planda Kaldı
Seçim öncesi yapılan değerlendirmeler, bu seçimin, Kıbrıs’ın geleceğine dair iki ana vizyonun (federasyon ve iki devletli çözüm) net bir referandumu olacağı yönündeydi. Ancak, Erhürman’ın oy oranının, geleneksel olarak federal çözüme destek veren kitlenin çok ötesine geçmesi ve hatta muhafazakar, sağ eğilimli ve Türkiye kökenli seçmenlerden dahi destek alması, seçmenin odak noktasının farklı olduğunu ortaya koydu.
