Azerbaycan Basın Konseyi Denetleme Komisyonu Sekreteri, Orta Asya ve Güney Kafkasya İfade Özgürlüğü Ağı (CASCFEN) Başkanı, Gazeteci Nadir İsmailov, Washington’da imzalanan tarihi Zengezur Anlaşması’nı değerlendirdi.
8 Ağustos 2025, yalnızca Güney Kafkasya’nın değil, dünya diplomasisinin de dönüm noktalarından biri olarak tarihe geçti. ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğinde, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan arasında imzalanan barış paketi, bölgede kalıcı barışın temellerini attı.
- Azerbaycan Basın Konseyi Denetleme Komisyonu Sekreteri, Orta Asya ve Güney Kafkasya İfade Özgürlüğü Ağı (CASCFEN) Başkanı, Gazeteci Nadir İsmailov, Washington’da imzalanan tarihi Zengezur Anlaşması’nı değerlendirdi.
- Güney Kafkasya’nın Küresel Önemi
- Zengezur Koridoru ile Yeni Ticaret ve Ulaşım Hattı
- İran ve Rusya’nın Tepkileri
- Minsk Grubu’nun Sonu
- Azerbaycan Diplomasisinin Zaferi
- “Sözümüz İmzamızdır”
Washington’da varılan mutabakat, sadece iki ülke arasındaki 30 yılı aşkın çatışma dönemini resmen sonlandırma yolunda atılmış önemli bir adım değil; aynı zamanda bölgesel ve küresel siyaset açısından da stratejik bir gelişme. Bu anlaşma, savaş ve istikrarsızlığın yerini diplomasi, ekonomik iş birliği ve karşılıklı güvene bırakabileceği yeni bir dönemi başlatma potansiyeline sahip.
Güney Kafkasya’nın Küresel Önemi
İmza töreni bir kez daha gösterdi ki Güney Kafkasya, Avrasya ulaşım koridorlarının kesiştiği stratejik bir bölgedir. Enerji kaynaklarının güvenliği ve uluslararası ticaret yollarının güvenilirliği açısından hayati rol oynayan bu coğrafyada sağlanacak barış, bölgeyi dünya pazarlarına daha açık ve güvenli bir hâle getirecektir.
ABD Başkanı Trump’ın sürece doğrudan katılımı, Washington’un bölgedeki çıkarlarını ve enerji güvenliği ile yeni ekonomik projelere verdiği önemi bir kez daha ortaya koydu.
Zengezur Koridoru’nun açılması,
Nadir İsmailov, CASCFEN Başkanı, Gazeteci
Türk devletlerini daha sıkı bağlarla birbirine bağlayacak, ekonomik ve kültürel etkileşimi güçlendirecektir.
Zengezur Koridoru ile Yeni Ticaret ve Ulaşım Hattı
Anlaşmanın en dikkat çekici unsurlarından biri, Zengezur Koridoru’nun açılmasıdır. Bu hat, Azerbaycan’ı Nahçıvan üzerinden Türkiye’ye bağlayarak, Türkiye, Rusya, Gürcistan, İran ve Orta Asya ülkelerine yeni ticaret ve ulaşım fırsatları sunacak.
En büyük kazanımlardan biri ise Türk Dünyasına ait olacak. Koridor, Türk devletlerini daha sıkı bağlarla birleştirecek; ekonomik entegrasyonu güçlendirirken, turizm, lojistik ve tarım alanlarında yeni iş birlikleri doğuracaktır.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anlaşmayı “Güney Kafkasya’da kalıcı barışa doğru atılmış tarihi bir adım” olarak nitelendirdi ve “Türkiye’nin her zaman Azerbaycan’ın yanında olacağını” vurguladı.
İran ve Rusya’nın Tepkileri
Sürece İran ve Rusya’dan gelen tepkiler farklılık gösteriyor. Resmî Tahran süreci yakından izlerken, radikal çevreler tehditkâr açıklamalarda bulunuyor. Rusya ise resmi olarak destek verse de, bazı siyasi çevreler ve medya organları anlaşmayı “Moskova’nın bölgedeki nüfuz kaybı” olarak yorumluyor. Bu yaklaşım, ilerleyen dönemde Rusya’nın daha agresif adımlar atabileceği ihtimalini gündeme getiriyor.
Minsk Grubu’nun Sonu
Washington’da imzalanan belgeler arasında, Azerbaycan ve Ermenistan’ın AGİT Minsk Grubu’nun feshi yönünde yaptığı ortak başvuru da yer aldı. 30 yıl boyunca somut bir çözüm üretemeyen bu yapı, 44 günlük Vatan Savaşı’ndan sonra fiilen işlevini yitirmişti. 8 Ağustos’ta alınan kararla, Minsk süreci resmen sona erdi.
Azerbaycan Diplomasisinin Zaferi
44 günlük Vatan Savaşı ile sahada kazanılan üstünlük, bu anlaşmayla diplomasi masasında hukuki zemin kazandı. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in kararlı ve vizyoner liderliği, hem askeri hem diplomatik zaferin mimarı oldu.
Washington’da imzalanan belge, aynı zamanda ABD Kongresi’nde uzun yıllardır Azerbaycan’a karşı uygulanan “Özgürlüğe Destek Yasası”na ekli 907. değişikliğin kaldırılmasıyla aynı döneme denk geldi. Bu, Azerbaycan-ABD ilişkilerinde yeni bir sayfa açtı.
“Sözümüz İmzamızdır”
Washington’daki imza, Güney Kafkasya’nın geleceğini şekillendirecek bir yol haritası niteliğinde. Anlaşmanın başarıyla uygulanması, bölge halklarının refahına ve uluslararası barış gündemine önemli katkılar sağlayacaktır.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in sıkça dile getirdiği gibi, “Sözümüz imzamızdır”. Azerbaycan’ın bu anlaşmaya bağlı kalacağına şüphe yok. Ancak Ermenistan’ın olası bir geri adımı, kendisi için yıkıcı sonuçlar doğurabilir.
