Aziz Karaziz: Birilerinin Canı “TRUMP” Çekmiş!

Gazeteci Aziz Karaaziz, Annan Planı döneminde Avrupa Birliği’ne bağlanan Kıbrıs’ta çözüm umutlarının, Azerbaycan–Ermenistan barış anlaşması sonrasında bu kez Amerika Birleşik Devletleri’ne yöneltilmesini değerlendiriyor.

Bir gazetemizde oldukça ilginç bir manşet vardı.
Azerbaycan ile Ermenistan arasında imzalanan tarihi barış anlaşması sonrasında gazetemiz attığı başlıkta “Kıbrıslıların Umudu Trump” ifadesini kullanmış.
Gazete başlık altında “Anlaşma Kıbrıs’ta da çözüm ve barış için umutları artırdı” demiş.
Ne kadar enteresan değil mi..?
Yıllarca emperyalizme karşı olacaksın, en azından öyle olduğunu söyleyeceksin.
Ardından umutlarını emperyalizmin kalesine yaslayacaksın.
Hatta bu da yetmeyecek, bunu halka yaymak için uğraşacaksın.

Varılan anlaşma gerçekten önemli.
Özellikle Azerbaycan açısından çok büyük avantajlar ve haklarının iadesini içermekte.
O ayrı bir konu.
Benim işaret etmek istediğim nokta, aynen başlıkta da kullandığım ifadede de olduğu gibi, birilerinin bir kez “Sam Amca”yı, yani Amerika’yı Kıbrıs’ta etkin bir şekle sokmak istemesidir.

Çok iyi hatırlayacağınız üzere, Amerikan Senatosu Rum Yönetimi’ne silah ambargosunu kaldırmıştı.
Böylelikle Amerikan silah endüstrisi artık Güney Kıbrıs ekonomisinden de beslenir bir hale geldi.
Bununla da yetinmeyip bir de askeri işbirliği anlaşması imzalamışlardı.
Yani işin yarısı tamam. Amerikan Yönetimi Ada’nın yarısına çökmüş durumda.
Kaldı diğer yarısı, yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.
İşte o işin en zor, hatta imkansız kısmı.

Evet, Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye Cumhuriyeti iki müttefik ülke.
Ama bu son yıllarda sadece kağıt üzerinde kalmış bir durum.
Amerikan Yönetimi gereğini yerine getirmediği gibi bir çok yerde tam tersi bir tutum sergilemekte.
Hal böyleyken ABD’nin Kıbrıs’ın kuzeyine nüfuz etmesi mümkün değil.
Demek ki farklı bir yöntem devreye girecek. Veyahut girdi.

Sözde barış havarileri bu sefer Amerikan Yönetimi’nin bizi kurtaracağını söylemeye başladılar.
Geçen sefer, Annan Planı döneminde, kurtarıcımız “Avrupa Birliği” idi.
Ne kadar kurtardığı, attıkları kazığın boyutu ortada.
Anlaşılan bu sefer de bizi “Sam Amca” kurtaracak.

Emperyalizm karşıtlığı, sosyalist enternasyonal kardeşliği, yoldaşlık, birlik, mücadele, dayanışma…
Tüm bu süslü laflar ve kült sloganlar belli ki bir kez daha rafa kalkacak.
Trump’ın bizi kurtaracağı masalı ile uyutma denemesi olacak.
Ben pek sanmıyorum, hatta eminim, bu sefer bu masala inanan olmayacak.
Ama denenmiş olması önemli.
Demek ki yıllardır anlattıkları masallardan kendileri de nasibini almış.
Uyumamışlar ama uyuşmuşlar…

Aziz Karaaziz